Üsküdar Üniversitesi
Üsküdar Üniversitesi
Üsküdar Üniversitesi

Yaz Aylarında Gençler İçin Doğa Terapisi

Yaz Aylarında Gençler İçin Doğa Terapisi

Doğa Terapisi: Dışarıda Zaman Geçirmenin Ruh Sağlığına Bilimsel Katkıları

Günümüzde teknolojinin, kalabalığın ve hızlı yaşam tarzının hakim olduğu şehirlerde yaşam, çoğu insan için stres, kaygı ve zihinsel yorgunluk anlamına geliyor. Özellikle gençler, ekranlara gömülü bir hayat içinde doğadan uzaklaştıkça ruhsal dengenin bozulması kaçınılmaz hale geliyor. İşte bu noktada, doğa terapisi ya da bir başka ifadeyle, doğayla zaman geçirmenin iyileştirici gücü devreye giriyor.

Bilimsel araştırmalar, doğada geçirilen zamanın yalnızca fiziksel değil, zihinsel ve duygusal sağlığı da büyük ölçüde desteklediğini gösteriyor. Bu yazıda, doğada bulunmanın ruh sağlığı üzerindeki etkilerini, bilimsel temellere dayalı faydalarını ve yaz aylarında dikkat edilmesi gereken bazı önemli noktaları ayrıntılı şekilde inceleyeceğiz.

 

1. Doğa ile Zihinsel Yenilenme Arasındaki Bağlantı

Modern yaşamın getirdiği bilgi bombardımanı, sürekli uyarılma hali ve ekran bağımlılığı zihinsel yorgunluğa neden olur. Buna “bilişsel tükenme” denir. Kaplan Kardeşler'in (1995) ortaya koyduğu “Dikkat Yenileme Teorisi” (Attention Restoration Theory), doğada geçirilen zamanın bu tür zihinsel tükenmeyi azalttığını savunur.

Nasıl işe yarar?

  • Doğal ortamlarda bulunan yumuşak uyarıcılar (dalga sesi, kuş cıvıltısı, yaprak hışırtısı), beynin zorlayıcı dikkat yerine dinlendirici dikkate geçmesini sağlar.

  • Bu geçiş, zihinsel yenilenmeye ve yaratıcılığın artmasına olanak tanır.

  • Doğada yürüyüş yapan bireylerin, şehirde yürüyenlere göre problem çözme yeteneklerinin %50’ye kadar arttığı gösterilmiştir.

 

2. Doğa, Stres Hormonlarını Azaltır

Yapılan birçok araştırma, doğayla temasın kortizol (stres hormonu) seviyesini düşürdüğünü kanıtlamıştır.
Özellikle Japonya’da yaygın olan “Shinrin-yoku” (orman banyosu) uygulaması, stresin azaltılmasında etkili bir yöntem olarak kabul görmektedir.

Bilim ne diyor?

  • 2019’da yapılan bir çalışmada, doğada haftada en az 120 dakika geçirilen zamanın, stres düzeylerini anlamlı şekilde azalttığı saptandı.

  • Aynı zamanda kalp atış hızı ve tansiyon gibi fizyolojik göstergelerde iyileşmeler kaydedildi.

 

3. Depresyon ve Anksiyete Belirtilerini Azaltır

Doğada bulunmak, depresyon ve anksiyete ile mücadelede tamamlayıcı bir destek sunar. Güneş ışığına maruz kalmak, serotonin ve dopamin gibi ruh haliyle ilişkili hormonların artmasına yardımcı olur.

Doğa ile depresyon arasındaki ilişki:

  • Nature dergisinde yayımlanan bir çalışmada, günde 90 dakikalık doğa yürüyüşlerinin olumsuz düşünce kalıplarını (ruminasyon) azalttığı gösterildi.

  • Ayrıca doğada yapılan egzersizlerin, kapalı alandaki egzersizlerden daha yüksek düzeyde mutluluk ve enerji sağladığı gözlemlendi.

 

4. Dikkat Eksikliği ve Odaklanma Problemlerine Karşı Etkilidir

Özellikle gençlerde sıkça görülen dikkat dağınıklığı ve odaklanma zorluklarına karşı doğada zaman geçirmek oldukça etkilidir.

  • ADHD (Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu) olan çocuklar üzerinde yapılan araştırmalar, doğada vakit geçirmenin semptomları hafiflettiğini göstermektedir.

  • Sessiz, doğal ortamlar dikkatin toparlanmasını kolaylaştırır ve zihinsel berraklık sağlar.

 

5. Sosyal Bağları Güçlendirir, Yalnızlık Hissini Azaltır

Doğa yürüyüşleri, kamp, açık hava oyunları gibi aktiviteler gençlerin bir araya gelerek sosyalleşmesine imkân tanır. Bu tür yüz yüze etkileşimler, yalnızlık ve izolasyon gibi psikolojik sorunların önüne geçer.

Ayrıca, doğada kurulan ilişkiler daha doğal, daha az rekabetçi ve daha empatik olabilir. Bu da duygusal dayanıklılığı geliştirir.

 

6. Öz-şefkati ve Farkındalığı Artırır

Doğa, kişiyi anda kalmaya ve çevresini daha dikkatli gözlemlemeye teşvik eder. Bu da mindfulness (bilinçli farkındalık) pratiğini doğal bir şekilde destekler.

  • Doğada geçirilen zaman, kişinin kendiyle daha sağlıklı bir ilişki kurmasını sağlar.

  • Öz-şefkat düzeyi yükseldikçe, stresle başa çıkma becerisi de güçlenir.

 

Yaz Aylarında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Yaz mevsiminde doğayla temas etmek çok daha kolaydır. Ancak bazı konularda dikkatli olmak şarttır, özellikle de sıcaklıkların arttığı dönemlerde:

1. Öğle Saatlerinde Direkt Güneşten Kaçının

  • 10:30 ile 16:00 saatleri arasında güneş ışınları çok dik gelir ve güneş çarpması, cilt yanıkları gibi sağlık sorunlarına neden olabilir.

  • Doğa yürüyüşleri ve açık hava aktiviteleri sabah erken saatlerde veya akşam üzeri planlanmalıdır.

2. Güneş Koruyucu Kullanın

  • Cilt sağlığını korumak için mutlaka güneş kremi kullanın.

  • Geniş kenarlı şapkalar, güneş gözlüğü ve açık renkli, hafif giysiler tercih edin.

3. Yeterli Su Tüketimi

  • Açık havada terleme arttığı için sürekli su içmek çok önemlidir.

  • Özellikle yürüyüş, bisiklet, koşu gibi aktivitelerde yanınızda su şişesi bulundurun.

4. Doğaya Saygı Gösterin

  • Çevreye zarar vermemek, çöpleri toplamamak ve hayvanları rahatsız etmemek de ruhsal dengeyi destekleyen bir bilinç biçimidir.

  • Doğaya uyum sağlamak, onunla çatışmak yerine bir parçası olmak zihinsel huzuru artırır.

 

Doğayla Temas, Ruhun İlacıdır

Doğada geçirilen zaman sadece “güzel bir aktivite” değil, ruh sağlığı için adeta bir terapi yöntemidir. Bilimsel veriler, doğanın insan psikolojisi üzerindeki iyileştirici etkilerini her geçen gün daha fazla ortaya koymaktadır.

Yaz mevsimi bu fırsatı değerlendirmek için mükemmel bir dönemdir. Sabah erken saatlerde yapılan bir doğa yürüyüşü, bir parkta geçirilen sessiz bir saat ya da bir ağacın gölgesinde kitap okumak, zihninize reset atabilir.

Doğayla bağ kurmak bir lüks değil, bir ihtiyaçtır. Kendinize bu iyiliği yapın.